5 Temmuz 2024 Cuma

Düğüm yahut sarılınca geçmeyen

Bazen boğazımdaki düğümü çözecek gibi oluyorum

Bazen o beni çözüyor ne yalan söyleyeyim

Yaş aldıkça daha az kitap okuyorum

Bi bakıma daha az yaşadığımı hissediyorum demek bu

Böyle hayal etmemiştim.

Gözlerimde kan birikiyor gün aşırı

Bir de içli şiirler okumaksızın

Hayata içerleme yolunda ilerliyorum.


Ama bazen, belki nadiren yahut binde bir

Böyle çok güzel sözler ettiğim hissine falan kapılıyorum

Sonra acaba bu benim sesim mi diye şaşırıyorum

Başkalarının hırkalarını giye giye

Başkalarının fıkralarını duya dinleye

Yeni bir ben inşa etmek istiyor,

Eski benin içinde çok sıkı-yıkılıyorum


Az biraz tarihi olan bir nesne veya bir yer görünce

Kim bilir burada ne hayatlar yaşandı

Ne düşünüldü, ne hayaller kuruldu,

Ne tatlara yahut acılara varıldı diye diye

Derin derin düşüncelere kapılıyorum,

Sonra diyorum tüm bu sancılar 

-yahut sanrı da denebilir- nene gerek senin

Niçin bazı deniz kıyılarında sular değil de dalgalanan sanki benim.

Anlatamamaktan şikayet edecek yerde değilim

Ben daha çok, anlamıyorum.


Tanrım, bir anlam arıyorum başlamayan ve bitmeyen

Yine de bilirim ozanlar haklı

Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Sarılınca geçmeyen. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.